Sabahları erken kalkmayı sevmiyorum. Daha bunun gibi onlarca zorunluluk, mecburiyet hoşlanmadığım şeyler bunlar. Hayatın sıradanlığı tek başına yeterince yorucu zaten. Her gün aynı şeyleri yapmaya mecbur bırakılmayı reddediyor ve reddimde ısrar ediyorum. Üstelik, beklentinin, ezberlenen davranış kalıplarının aksine, fakat tepki olarak değil, isteklerimin kimse tarafından onaylanması gerekmiyor. Gerekmeyecek. Rutin kelimesini ağzında geveleyip, uzun süre çiğnenip tadı kaçmış sakız gibi bir kenara tüküren ve sonra farkında olmadan tamamı ile tekrar içerisinde olması için gerekli olan tüm desteği, çevrenizdeki diğer bayat simit tadındaki hayatlardan sınırsızca, özgürce aldığınız hayatınıza devam ediyorsunuz. Neden yaşıyorsunuz diye sorsam bana, önceden şiddet ile ezberletilmiş, adeta hangi düğmesine basınca hangi sesi çıkaracağı daha önceden çipine işlenmiş, ışıklı, sesli, dandik, ucuz cin malı oyuncaklar gibi tekrarlar çığırıp, üstelik ne dediğinizi bile bilmemeniz cahilliği kaynaklı panik ile, bilmediğiniz şeylerin ispatı için daha fazla çaba göstermeniz gafletini, içim acıyarak izlemek zorunda kalacağım. Bu akşam da glow ışıklı çubuklar ile bir eğlence düzenleyip, kafa dengi arkadaşlarım ile zaman geçireceğim. Değiştirmeyeceğim şeyler için artık, üzülmeyeceğim.