Genel inanışın aksine, aslında o kadar da eğlenmiyorum artık, diğer insanları eğlendirirken. Eskiden eğlenmiyor muydum, yani bu hep böyle miydi? Hayır. İlk zamanlar parti ve kutlamaları organize ederken, organize işi bitip de eve gitme, müşterimizi konukları ile baş başa bırakma zamanı geldiğinde, bütün ekip arkadaşları evlerine dağıldıktan sonra bile gitmez, mümkün ise organizasyonun bitimine kadar, sonuna kadar oralarda kalır, partiye dahil olur, kalabalık ile birlikte eğlenir, partiyi yaşardım. Sanırım, kabul etmek hiç de işime gelmese de artık, yaşlanıyorum. İşime olan aşkım yerine şimdilerde, çocuklarım ile, ailem ile vakit geçirmeyi daha çok istiyor, tercih ediyorum. Hatta hazırlıkları bir an önce bitirsem de eve gitsem dediğim anlar bile oluyor. Tabii olarak bu, ev halkında beklenti ve alışkanlık yaratınca, artık ağaç fenerlerini, glow ışıklı çubukları ve ışıklı balonları yerleştirdikten sonra kalan işleri ve yapılması gerekenleri birilerine aktarıp, iyice tarif ettikten sonra müşterimizin de izni ile erkenden ayrılıp, huzur bulduğum yere, eve gidiyorum.
What do you think?